Anavatan Partisi Genel Başkan Danışmanı, Umut Çınar“dan çarpıcı açıklamalar
Anavatan Partisi Genel Başkan Danışmanı, Umut Çınar“dan çarpıcı açıklamalar
Anavatan Partisi Genel Başkan Danışmanı, Umut Çınar“dan çarpıcı açıklamalar
Anavatan Partisi Genel Başkan Danışmanı Umut Çınar, yaptığı açıklamayla Türkiye“nin çok kiritik süreçlerden geçtiğini belirtti.
Anavatan Partisi Genel Başkan Danışmanı
Umut Çınar Yaptığı Açıklamada: Ülkemizin bu kaos durumunda ayrışmış ve ayrışmaya devam eden, ekonomik göstergeleri maalesef bozulmuş milletimiz geçim ve yaşam sorunlarıyla boğuşurken bir taraftan da bizleri ayrıştıran siyasi üsluplar karşısında Anap döneminin değerli siyaset adamlarını, iş insanlarını, bürokratlarını ahde vefaya, birleşmeye kavga ve gürültünün son bulması adına Genel Başkanımız ile istişarelerimiz doğrultusunda yuvalarına dönmeye çağırıyoruz. Türk ekonomisinin %60“a kadar kısmının yabancı sermayenin yönetimde olmasının , Yapılan özelleştirmeler, yönetim özelleştirmesi olması gerekirken mülkiyet özelleştirmesi ve yurtdışı blok satışları Türkiye’nin uzun vadede getireceği sorunların Türkiye’nin stratejik sektörlerinin çoğunluk hisseleri, yabancı sermaye içinde olması Örn. Petrol, komünikasyon, eğitim ve sağlık Türkiye’ye uzun vadede gelecekte sorunları olan ülke haline getirebilir. Doğal bir süreç olarak ağırlıklı olan yabancı sermayeler maalesef ülkenin yönetim sistemini etkili olarak kendilerini güvenceye almak isteyeceklerinden farklı provokasyon gruplarına destek verebilirler.
Stratejik sektörlerdeki sermayeler dengeli ve ülke vatandaşlarımız arasında dağılabilmeli. Son zamanlarda seçimlerde gelecek planları düşünülmeden sadece ikbal ve iktidar hırsı yüzünden hesapsız, kitapsız vaatler ve pragmatik bakış açısıyla yapılan icraatlar, eylemler maalesef geçici rahatlığı kalıcı sorun haline getirecektir. Tek adam rejimi/sistemi; baskıcı rejim olmasının en önemli sebebidir. İslamiyette dahil Hz.Muhammed efendimiz yönetimi şura yani ortak akıl ve düşünceler doğrultusunda yürütülmesini tavsiye etmiştir. Bizler seçime giderken gerek rejim gerekse sistem Türkiye’nin geleceğini mutlu kılacak stratejik, ekonomik, sosyal, siyasi, barışçıl, yenilikçi sistemin kurulmasına konusunda kararlıyız. Bu konuda da programlarımız hazırdır. Akılcı yolla yapılacak teknoloji ve gelir getirici, ülkemizin gelişmesine katkı sunacak ve belli kurallar içinde yapılacak özelleştirmelere karşı değiliz. Örn. Belli bedel ve yatırım karşılığı verilecek vatandaşlık statüsünde mülkiyet satışı yerine 40-50 yıl süreli (İngiltere’de olduğu gibi) kiralamaların olması yarın şehitlerimizin kanıyla aldığı toprakların yabancılaşmasının önüne geçmiş oluruz. Hukuk sisteminin yıpranması , özgürlüklerin sınırlanması ,tarım sektörünün etkinliğinin arttırılaması ,rekabetin ortadan kaldırılması ,işsizliğin maksimum noktaya çıkması ,merkez bankasının reserv sıkıntısı yaşamasının doğal sonucu olarak ekonomiyi de olumsuz etkileri altında halkın yoksullasmasına neden oldu.Dış politikada yaşanan sıkıntıların üstüne birde Suriye politikası ile ülke Suriyeli cehennemine teslim edildi.
Ekonomi ve Ülke güvenliği tehlikeye girdi Kalkınan ülkenin refahı, halkının eşit gelirlere sahip olması ile olmaktadır. Zenginler daha da zengin fakirler daha da fakirleşiyor. Bugün bulunduğumuz şartlarda orta direk artık ortadan kalktı. Bizler bu çarpık anlayışı düzenleyerek orta direğin refahını tekrar arttıracağız Huzurlu insanlar, sağlam temeller üzerine inşa edilmiş bir vatanın anahtarıdır. Huzurlu bir vatan, bireylerin güvenliği ve refahıyla birlikte yükselir ve gelişir. Huzurlu insanlar, sevgi, saygı ve adalet değerleriyle donanmış olarak, birlikte yaşama kültürünü güçlendirir ve ülkenin geleceğini aydınlatır.
